Rönesans ve Reformasyon: sanat ve kuruluşunun yeniden doğuşu

Sıradaki içerik:

Rönesans ve Reformasyon: sanat ve kuruluşunun yeniden doğuşu

e
sv

Avrupa’da Barok ve Rokoko dönemleri: saraylar, katedraller ve süslü tarzlar

48 okunma — 07 Aralık 2022 21:49

Avrupa'da Barok ve Rokoko dönemleri: saraylar, katedraller ve süslü tarzlar

Avrupa’da Barok ve Rokoko dönemleri: saraylar, katedraller ve süslü tarzlar

Rönesans’ı takip eden yüzyıllarda Avrupa, mimari tarzlarda Rönesans’ın klasik biçimlerinden gösterişli Barok ve Rokoko tarzlarına geçiş gördü. Bu değişiklik büyük ölçüde Katolik Kilisesi’nin artan popülaritesinden ve birçok Avrupa ülkesinde mutlakiyetçiliğin yükselişinden kaynaklanıyordu. Görkemli kiliseleri ve gösterişli saraylarıyla Barok üslup, Kilise ve aristokrasi için güçlerini ve zenginliklerini sergilemenin bir yoluydu. Narin tasarımları ve pastel renkleri ile Rococo stili, Barok’un aşırılıklarına bir tepkiydi. Orta ve üst sınıflar arasında popüler olan daha hafif yürekli bir tarzdı.

Farklı üsluplara rağmen Barok ve Rokoko dönemleri arasında pek çok benzerlik vardı. Her iki stil de dini ve laik mimaride yaygın olarak kullanıldı. Kiliseler ve katedraller ayrıntılı heykeller ve fresklerle süslenirken, saraylar ve konaklar gösterişli mobilyalar ve dekorasyonlarla süslendi. Her iki stilde de mimari, detaylara ve dekorasyona daha fazla önem verilerek giderek daha süslü hale geldi.

Barok ve Rokoko stilleri sanatta, özellikle resim ve heykelde de popülerdi. Bernini ve Michelangelo gibi sanatçılar Barok üslubun gelişiminde kilit figürlerken, Boucher ve Fragonard gibi Rokoko sanatçıları neşeli, pastoral sahneleriyle tanınırlardı.

Barok ve Rokoko tarzlarının Avrupa mimarisi ve kültürü üzerinde önemli bir etkisi oldu. Rönesans’ın geleneksel biçimlerinden farklıydılar ve görkemli tasarımları ve gösterişli dekorasyonları, lüks ve zenginlik için yeni bir standart belirledi.

  • Site İçi Yorumlar

En az 10 karakter gerekli